Haber

İstanbul Valisi Gül: Yerlikaya’nın Cumartesi Anneleri’ne yaklaşımı daha insani

İstanbul Valisi Davut Gül, Habertürk’ten Mehmet Akif Ersoy’un programına konuk olarak gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. 1 Ocak’ta Galata Köprüsü’nde düzenlenen mitinge ilişkin “Gösteri olarak değerlendirilmemeli” diyen Gül, Taksim’de 1 Mayıs’a izin verilip verilmeyeceği sorusuna ise “Bu sadece verilecek bir karar değil” yanıtını verdi. İstanbul Valiliği tarafından.”

Gül’ün açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

KADIKÖY’DE ALEVİLERE DE İZİN VERİYORUZ: Filistinlilerin Galata Köprüsü’ndeki yürüyüşü gösteri olarak değerlendirilmemeli. Filistinliler baskı altında. Dünyanın hemen hemen her yerinde, dili, dini, ırkı ne olursa olsun insanlar Filistinlileri canı gönülden destekliyor. Hiç dünyanın herhangi bir yerinde İsrail bayraklarıyla dolaşan insanları gördünüz mü? Türkiye’de herkes Filistin’in yanında, İsrail’in karşısındaydı. İstanbul’da bir şeye karar verirken güvenlik, hukuk, trafik ve vicdan boyutu vardır. Yılbaşı gecesi olduğu için tatil İstanbul’un en sakin zamanıdır. Güvenliği sağladık. Galata Köprüsü’nde dünyaya verilen mesaj siyaset üstüydü. Hukuki bir sorun yaşanmadı. Mesela Kadıköy gösteri alanı değil. ‘Laik eğitim vereceğiz’ diyerek Alevi Bektaşi derneklerinin faaliyet göstermesine izin verdik. Farklı gruplara da izin verdik. Önemli olan milletin hayatını kolaylaştırmaktır. Bu bizim bakış açımızdır. Güvenlik sorunu var mı, trafik var mı, hata var mı, haksızlığa övgü var mı, yasadışı gruplarla temas var mı? Bunlar mevcut değilse izin veriyoruz.

NORMAL ŞARTLARDA TAKSİM’E İZİN VERİLMEMESİ GEREKİR: 90 günden fazla süre var. Karar verirken 5-10 gün önceden şartlara bakmak lazım. 10 yıldan fazla zaman geçti, Taksim’de normal şartlarda etkinliklere izin verilmiyor. Gündeme gelince oturup güvenlik açısından ve diğer boyutlarıyla değerlendirmek gerekiyor. Bu sadece İstanbul Valiliği’nin vereceği bir karar değil. Benim bütün olaylara bakış açım devletin yaşaması için insanı yaşatmaktır. Vatandaşın lehine, insan odaklı. Mümkün olduğunca vatandaşı yormayacak kararlar alıyoruz. Başka bir gündemimiz, yükümüz yok. Bu grubu zor durumda bırakmak, zor durumda bırakmak gibi bir niyetimiz yok. DİSK ve bileşenleri bunu çok istiyor. Geldiğimde iade-i ziyaret için DİSK’e gittik. Teşekkür ederim, beni sıcak karşıladılar. İstanbul’da her şeyi siyah beyaz olarak sınıflandıramayız. Arada tonlar var. Şimdiden ‘vereceğiz’, ‘vermeyeceğiz’ demek için henüz çok erken. Taksim’de normal şartlarda hiçbir faaliyete izin verilmiyor. Bununla ilgili genel bir karar var. Normal şartlarda verilmemelidir. Bununla ilgili Anayasa Mahkemesi’nin bir kararı var. Oturup konuşmamız lazım, şu an için çok erken. Bütün taraflarla oturup konuşmak lazım.

YERLİKAYA’NIN CUMARTESİ ANNELERİNE YAKLAŞIMI DAHA İNSANİ: İstanbul Valimizin İçişleri Bakanı olmasıyla birlikte Bakanlığın belirli konulardaki bazı kararları yeniden gözden geçirildi. Sayın Bakanımızın İstanbul’daki Cumartesi Anneleri’ne genel yaklaşımı daha insani. Polisle ve vatandaşlarla karşı karşıya gelmek istememe yönünde genel bir çerçeve vardı. Bu konuda hem polise hem de bize talimat verdi. Taraflarla da görüştük. ‘Ne istiyorsun?’ dedik. Onlar da ‘İstiklal Caddesi’nde gösteri yapmak istiyoruz’ dediler. İstiklal Caddesi çok kalabalık, dikkate almamız gereken onlarca kriter var. Bu nedenle İstiklal Caddesi üzerinde olamayacağını anlattık. Onlar da bunu çok anlayışlı karşıladılar. Ziyaret etmek istediklerini söylediler. Biz de uygun bulduk. Gösteri yapmadan, güvenliği olumsuz etkilemeden daha sembolik rakamlarla açıklama yapabilecekleri bir ortam oluşturuldu. Karşılıklı diyalogla oldu. Onlar da çizilen çerçeveyi takip ettiler. Vali yardımcımız, ben ve emniyetteki arkadaşlarımızla buluştuk. Atmosfer çok iyiydi. Ne yapmak istediklerini açıkladılar. Cumartesi Anneleri’nin kayıp ilan ettiği kişilerin hiçbiri son 20-25 yılda kaybolmadı. 2000’den önce kaybolan kişiler. Bunlar bugünün sorunları değil. Eski Türkiye döneminden kalma sorunlar. 3-5 yıl önce ‘çocuğum geçen hafta kayıptı’ diyen kişiler değil. 90’larda ortadan kaybolan insanlar. Şu anda 10’dan fazla kişi gelip basın açıklaması yapmıyor ve dağılmıyor. Sorun diyalogla ve bakanımızın belirlediği kriterlerle çözüldü.

İSTENİRSE YENİKAPI VE MALTEPE’DE HER GÜN ETKİNLİK DÜZENLEYEBİLİRLER: Çerçeve Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’nda çizilmiştir. İstanbul’da gösterinin yapılacağı yerler belli oldu. Eğer isterse her gün gösteriler yapılabilir. Sorun bundan kaynaklanıyor. Biri gelip ‘Ben Levent İstiklal Caddesi’nde yapacağım’ diyor. İstanbul’da her gün milyonlarca insan trafikte. Güvenlik açısından dikkat etmemiz gereken konular. Her etkinliği her yerde düzenleyemiyoruz. Belirli haftalarda günde 50-60 aktivite yapılıyor. İsterseniz köprüyü kapatın, metroda gösteri yapın vs. Bu yönetilemez. Gösteri yapılabilen etkinliklerde herhangi bir sorun yaşanmamaktadır. Yenikapı Maltepe’de istiyorsa her gün etkinlik yapsınlar. Bunun yaşamı olumsuz etkilediği yerler olduğunda 16 milyon insanın yaşam kalitesi bozuluyor, güvenlikleri bozuluyor. İnsanlar günün 3-4-5 saatini trafikte geçiremiyor.

DIŞARDA KALAN BİRİNE ASLA PARA VERMEYİN, ONLARI BESLİYORUZ: İstanbul’da dilenmeyi gerektirecek ekonomik ve sosyal kurallar yoktur. Birisi yalvarıyorsa mutlaka istismar ediyor demektir. Bu şu anlama gelir; Mağazalarda dolaşın ve kesinlikle ‘çalışan aranıyor’ ilanını göreceksiniz. Devletimizin ve milletimizin çocuklarla ilgili tüm kaynaklarını çocuklara ve ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyoruz. Biz dilencilere para verdiğimiz sürece bu sistem ve çark devam eder. Yeni moda; Çöp kutusunun yanındaki köşede sanki ekmek yiyormuş gibi rastgele oturuyor. Çöp kutusunun yanında ekmek yediğini gördüğünüzde insani yardım olarak cebinizde ne varsa veriyorsunuz. Çocuk dilencilere para vermek çocuklara yapılabilecek en kötü şeydir. Aynı kişiyi ikinci kez yakaladığımızda onu devlet gözetimine alıyoruz. Yetişkin olması durumunda hukuki ve idari süreçleri yürütüyoruz. Dilenciler ve evsizler bir arada. Evsizlerle ilgili anlaşmalı olduğumuz oteller var. Halka açık pansiyonlar var. Onları buraya yatırıp rehabilite etmeye çalışıyoruz. Dışarıda mahsur kalan birini gördüğünüzde asla para vermeyin. 112’yi aradığınızda onu içeri alıyoruz, misafir ediyoruz, yemeğini veriyoruz.

Ne oldu?

Gözaltında kaybolan yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin yargılanmasını talep etmek amacıyla 1995 yılından bu yana İstanbul Taksim Galatasaray Meydanı’nda oturma eylemi düzenleyen Cumartesi Anneleri’ne, 2018’de 3 ay süreyle duruşma yasağı getirildi. Ali Yerlikaya İstanbul Valisi olmadan önce. Yasak Yerlikaya’nın valilik yaptığı dönemde de devam etti. Yerlikaya, İçişleri Bakanı olduktan sonra 8 Kasım’da yaptığı açıklamada, “Cumartesi Annelerinin yaşadığı mağduriyet budur. En kısa sürede çözüm üreteceğiz.” Cumartesi Anneleri, 11 Kasım’dan bu yana Galatasaray Meydanı’na karanfil bırakıyor ve basın açıklaması okuyor. (HABER MERKEZİ)

haberilgaz.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu